Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | (belirli bir) zamanı geçirmek | kill (an amount of time) f. | ||
Let's take a walk to kill some time. Zaman geçirmek için yürüyüşe çıkalım. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | belirli bir zamanı uyuyarak geçirmek | sleep something away f. |